Ağustos böcekleri nerde?
Vardı değil mi onlar. Hani hep masallarda falan bahsi geçerdi. Ağustosta çok böcek olurdu, için dışın böcek olur da kaşınırdı kalbin. Annenin anlattığı masallarda da durum böyle değil miydi? Ağustos böceğinin hikayesi olurdu ve bebe-belik biz bunu bilirdik.
Ya senin?
Senin de bir hikayen yok mu?
Annenin senin için yazdığı bir hikaye yok mu?
Mesela senin küçükken burnun şöyleydi yavrum, ilk dişin şu zaman çıktı yavrum, ilk adımını balkona attın yavrum, ilk kez denize girince çok üşüdün yavrum, ilk aşık olduğun adam bir yabancı idi yavrum, ilk kez ellerin başka bir cinsin ellerine değdiğinde başında durup da kaynar suyu döken bendim yavrum gibi laflar , sözler ile büyümedin mi?
Hayatta kaldığın süre zarfında sevdiklerinin senin için hazırladığı iki kelime, üç hece, beş cümlen olmadı mı? Seni anlatan minik bir toka, sana yazılmış hafif bir şiir, çocukluğunda iz bırakmış bir kazak ne bileyim uğur böcekli pabuçların olmadı mı yani?
Birçok zaman sen saçmalarken, yayılan saçmaları toplayan bir sevdalın yok muydu? Ve seni inadına, hala, her daim seven bir yakının. Ellerinin tozunu alayım diye yanağına yapışan bir belalın. Ya da ağlamaktan akan sümüklerini hoş gören bir bakanın? Yok muydu senin hikayeni yazacak bir güzelin?
Yani Ağustos böceklerinin bile minik gövdesini taşıyan ayakları yere sapasağlam basıyor da seninkiler havada mı? Uçtu gitti mi yaşadığın bilmem kaç yıl? Koştu mu hatıraların senin ardından yalınayak, çırılçıplak… ? Bir hareketini bile hikayeleştirecek bir sevdiğin yok muydu?
Ne olursa olsun sadece seni düşünecek bir konu-komşun, çıkarı için ama sadece senden sevgi çıkarı olduğu için seni arayacak bir ablan teyzen, abin, kardeşin, arkadaşın?
Yok mu?
Boşver!
Kendine yok deme!
Var! Hepsi var!
Sen, benim boş bulunmuşluğumu boşver! İnsan bazen koyu fikirler beşiğinde sallanır, kendini, hayatı, kaderi olumlayamaz, mantığını kalbine katamaz boşver!
Ben inanıyorum ki aslında var!
Seni tüm gücüyle sevenler, seni, sağlığını, mutluluğunu düşünen, yüzlerine baktığında sadece “iyi niyet” gördüklerin var!
Olmalı!
Yaşayabilmek için iyi insanları ömrüne katmalı, kötü niyetlileri aniden hayatından çıkartmalısın. Şimdi senin için butona basıyorum, 3 vakte kadar, gönlüne ışık yakmayan, karanlık bakan, ıslah olamamışları, yaşı kaç olursa olsun hayatından çıkarıyorsun.
Saygı, sevgi varsa var unutma!
Seni sevmeyen, kollamayan, iyiliğini istemeyen biri için saygı duyma!
Kötü mü konuştum? Kusuruma bakma, bazen sen de kötü konuş hayatla!
What do you think?
It is nice to know your opinion. Leave a comment.