Hoplaya zıplaya, koyvere boşvere, söylenseler de eğlene eğlene, kendini durumundan memnun ede ede, seve seve, güzel gördün mü yüreğini sere sere, dış kapıdaki mandalları eze eze, şu ön yargılardan geçe geçe, günahlardan en güzellerini seçe seçe, bir tane kuş sıçtı diye kafana güle güle yaşamanın bir zararı var mı?
Yani hayat kısa dedik ya, ızdırabını uzatmanın bi anlamı var mı? Sevmek zorundasın sanıp da sevdiklerinin, yüreğindeki ağırlığını taşımana gerek var mı? Seni bunaltan seslerin yakınında durmasının bir yararı var mı? Seni, gözlerinden bir çırpıda düşürenlerin arkasında durup, tövbe etsinler diye beklemenin bi manası var mı? Hayat kısa dedik ya, kısacık ömrünü gereksiz gürültü ile doldurmanın lüzumu var mı?
YOK!
Dilek ağaçlarına çaput bağla, kahve fallarında “umut” , bir gülüşten “mana” , bi kötü sözde “artniyet” ara, çabuk karar verip, kendini iyi kimselere çabuk bağla. Güvenilir olmanın ve karşındakine uzun boylu güvenmenin yollarını ara. Ne bileyim işte, kalk ayağa bir tane ağacın dallarında huzur ara, bir şarkıdan aldığın keyfi, diğer tüm şarkılarda da ara…
Yani hayat kısa dedik ya, ızdırabını uzatmanın bir anlamı var mı?
Bir tane uçak biletine bakıyorsa senin 2 gün alacağın mutlu nefes, git bin o uçağa, camın kenarı olsun sevdaların. Bol ve geniş hayallerin olsun bulutların üzerinde salınan. Güneş’e yakınlığın, kalbine olan yakınlığın ile bir olsun. Bi tane savunmasız kalmış gülüşe rastlarsan yüzünde, saçlarını okşa ve emin ol ki, senin dokunduğun her hüzün yeşerip, neşeye dönüşecek. Asla vazgeçme içine düşen güzel cemrelerden. Bırak, sayısı çoğalsın. Onları daraltma, zamanlama, kısaltma. Kim bilir biz de bir zaman tayin etmiş olmasa idik cemrelere, daha hızlı aralıklarla tepemize tepemize düşüp, ruhumuzu “ilkbahar”a sabitleyecekti. Kendinin ne zaman hangi mevsimden geçeceği hakkında yargılarda bulunma, bilemezsin…
Söyleyip duruyorsun hayat kısa diye ama, başına gelmeden gerçekliğini bilemezsin… Söylüyorum şimdi kendime de sana da; Hayat çok kısa! Kalbinin eteklerinden tutup tutup güzelliğini yerlere bırakma!…
What do you think?
It is nice to know your opinion. Leave a comment.