Loading

All posts tagged in "diren"

  • 17 Haziran 2022

    Ne kadar hızlı ama bir o kadar da hızla uyumlandığımız zamanlar yaşıyoruz. Hangi haberi alsak etkisi iki dakika sonra geçiyor. Hayat, hızlıca kendine adapte etmeye çalışıyor bizi. Yavaşlamak esas amacımız gibi görünse de hızlıca terk ediyoruz bu inancı çünkü çok çalışmalıyız, çok koşturmalıyız, çok sevmeliyiz, çok gezmeliyiz…. Mutsuzluk ve durgunluğa, ufak bir iç sıkıntısına bile

    Ne kadar hızlı ama bir o kadar da hızla uyumlandığımız zamanlar yaşıyoruz. Hangi haberi alsak etkisi iki dakika sonra geçiyor. Hayat, hızlıca kendine adapte etmeye çalışıyor bizi. Yavaşlamak esas amacımız gibi görünse de hızlıca terk ediyoruz bu inancı çünkü çok çalışmalıyız, çok koşturmalıyız, çok sevmeliyiz, çok gezmeliyiz…. Mutsuzluk ve durgunluğa, ufak bir iç sıkıntısına bile

  • 14 Aralık 2018

    Hiç fark etmek istemiyorum hayatı! Farkındalık, mindfulness yeni yeni adlarla psikolojimi düzeltmeye çalışan öğretileri de istemiyorum. Hiç farkında olmadan akıp gitsin zaman istiyorum. Bunca zaman fark ederek, hissederek, yaşayarak yürüdük çakılını, dikenini, taşını gördük yolların. Acı çekerken, etlerimizi delip iç organlarımıza girsin diye uğraştık, uygunsuzca kontrol etmeye çalıştık her şeyi. Bugün şekerin esmeri bize denk

    Hiç fark etmek istemiyorum hayatı! Farkındalık, mindfulness yeni yeni adlarla psikolojimi düzeltmeye çalışan öğretileri de istemiyorum. Hiç farkında olmadan akıp gitsin zaman istiyorum. Bunca zaman fark ederek, hissederek, yaşayarak yürüdük çakılını, dikenini, taşını gördük yolların. Acı çekerken, etlerimizi delip iç organlarımıza girsin diye uğraştık, uygunsuzca kontrol etmeye çalıştık her şeyi. Bugün şekerin esmeri bize denk

  • 16 Ağustos 2018

      Yollar daralıyor bazen. Yol istemeden gidenler yüzünden!… Anlaşılamamak, içinde biriken sözcüklerin yakıştığı yeri bulamamak, aranmak ve yorulmak!… Oluyor işte! Eskiden olsa bir güzel olumlamalar, iyi tarafından göreyim felan diye yorulmalar, pozitif düşünceye uyanmalarla zamanı geçiştirirdim de, büyüdüm! Artık olmuyor! Birşey boktan gidiyorsa boktan diyorum, iyi ise iyi, ahmakça ise ahmakça!… Neyse o, artık yaşadıklarım.

      Yollar daralıyor bazen. Yol istemeden gidenler yüzünden!… Anlaşılamamak, içinde biriken sözcüklerin yakıştığı yeri bulamamak, aranmak ve yorulmak!… Oluyor işte! Eskiden olsa bir güzel olumlamalar, iyi tarafından göreyim felan diye yorulmalar, pozitif düşünceye uyanmalarla zamanı geçiştirirdim de, büyüdüm! Artık olmuyor! Birşey boktan gidiyorsa boktan diyorum, iyi ise iyi, ahmakça ise ahmakça!… Neyse o, artık yaşadıklarım.

  • 23 Mart 2018

    Balıklar kadar suya, Martılar kadar göğe, Çiçekler kadar yeşile, Kalabalıklar kadar yalnızlığa doy inşallah! Dualarımız soyut ve güzel, soyut ve ulaşılmaz, soyut ve canlı! Somut olmadıkça bir şey ölmüyor ki!… Ondan biz sevdiklerimize yıldız dedik! Gökyüzünde öyle her gece asılı kalıyor, bakıyor bize. Karanlıklar için büyülü bir ışık, koca koca içleri ruhlarla dolu, ruhların enerjisi

    Balıklar kadar suya, Martılar kadar göğe, Çiçekler kadar yeşile, Kalabalıklar kadar yalnızlığa doy inşallah! Dualarımız soyut ve güzel, soyut ve ulaşılmaz, soyut ve canlı! Somut olmadıkça bir şey ölmüyor ki!… Ondan biz sevdiklerimize yıldız dedik! Gökyüzünde öyle her gece asılı kalıyor, bakıyor bize. Karanlıklar için büyülü bir ışık, koca koca içleri ruhlarla dolu, ruhların enerjisi

  • 11 Ekim 2017

    Ödevlerim birikmiş, yenisi geldikçe anlıyorum. Her gün ödevlerimi defterime iliştiren o el, eski yapmadıklarımı görmez gibi bir umutla yenisini yapıştırıyor… Ben ödevlerimi yapmıyorum diyemiyorum! Bir ton laf edecek diye korkuyorum, nasılsa bakmıyor diye yenisi geldikçe eski yapmadığım eskiyor gidiyor işte… Yapmadığıma ‘hiç’ vermezken, yaptığıma da not vermiyor hayat! Umursamazlığım artıyor gitgide, insanların yapay sohbetleri kulaklarımda

    Ödevlerim birikmiş, yenisi geldikçe anlıyorum. Her gün ödevlerimi defterime iliştiren o el, eski yapmadıklarımı görmez gibi bir umutla yenisini yapıştırıyor… Ben ödevlerimi yapmıyorum diyemiyorum! Bir ton laf edecek diye korkuyorum, nasılsa bakmıyor diye yenisi geldikçe eski yapmadığım eskiyor gidiyor işte… Yapmadığıma ‘hiç’ vermezken, yaptığıma da not vermiyor hayat! Umursamazlığım artıyor gitgide, insanların yapay sohbetleri kulaklarımda

  • 19 Mayıs 2017

      Bazen kendimi doğurmuş, bazen de kendimden doğmuş gibi olmak istiyorum. Annemde de kızımda da bende eksik kalmış duyguların ve eylemlerin varlığını farkediyorum. Hiç duymadığım ve duyduğum an neden daha önce bilmiyordum diye üzüldüğüm şarkılar gibi hissediyorum karşılaştığım bazı zamanları. Ölçme, biçme, teraziye koyma isteklerim azalıyor. Kimin kararları terazide tartılıyor ki diyorum ve vazgeçiyorum, kendi

      Bazen kendimi doğurmuş, bazen de kendimden doğmuş gibi olmak istiyorum. Annemde de kızımda da bende eksik kalmış duyguların ve eylemlerin varlığını farkediyorum. Hiç duymadığım ve duyduğum an neden daha önce bilmiyordum diye üzüldüğüm şarkılar gibi hissediyorum karşılaştığım bazı zamanları. Ölçme, biçme, teraziye koyma isteklerim azalıyor. Kimin kararları terazide tartılıyor ki diyorum ve vazgeçiyorum, kendi

  • 24 Şubat 2017

    Hiçbir şeyin umurumda olmadığı, hiç kimsenin öneminin olmadığı bir yaprak daha kopuyor takvimimden. Sözcüklerimin başı sonu, ucu kıçı nerelere gidecek, kim alacak, kim bırakacak çöpün içine umurumda değil! Akan saatte nerede olduğum, kiminle olduğum, kafamın içindeki minarelerin kendini sürekli tekrar eden nidalarının ne olduğu önemli değil. Hissiyatım şu an boğazımın düğümlerine ekstra düğüm atan saatlerin

    Hiçbir şeyin umurumda olmadığı, hiç kimsenin öneminin olmadığı bir yaprak daha kopuyor takvimimden. Sözcüklerimin başı sonu, ucu kıçı nerelere gidecek, kim alacak, kim bırakacak çöpün içine umurumda değil! Akan saatte nerede olduğum, kiminle olduğum, kafamın içindeki minarelerin kendini sürekli tekrar eden nidalarının ne olduğu önemli değil. Hissiyatım şu an boğazımın düğümlerine ekstra düğüm atan saatlerin

  • 15 Nisan 2016

    Leyladan geçme faslındayken yakalandım tam da Mevla’ya varmak üzereyken… Üstümde sarı bir kelebek beni izliyordu. Tek renk kelebek mi olur ya dedim içimden, uçtu gitti nefesimin sesinden. Olur tabii, illa renkli mi olacaktı?  Kaçırdım üzerimden. Bazen kızıyorum kendime böyle. Tutarlı tutarsız içimden geçenlere hakim olamıyorum, tüy kadar hafiflere bile dokunuyor nazarım. Kalktım yerimden, bir soda

    Leyladan geçme faslındayken yakalandım tam da Mevla’ya varmak üzereyken… Üstümde sarı bir kelebek beni izliyordu. Tek renk kelebek mi olur ya dedim içimden, uçtu gitti nefesimin sesinden. Olur tabii, illa renkli mi olacaktı?  Kaçırdım üzerimden. Bazen kızıyorum kendime böyle. Tutarlı tutarsız içimden geçenlere hakim olamıyorum, tüy kadar hafiflere bile dokunuyor nazarım. Kalktım yerimden, bir soda

  • 8 Şubat 2016

      Hepimiz birbirimizi çok sevdiğimizi ve hep çok sevmeye devam edeceğimizi söyleriz. Bunu duymak ve bu soyut kelimelere güvenmek bile insanı çok keyiflendiren bir şey. Ama biribirimize söylediğimiz bu sevgi sözcüklerini aynı zamanda bir duygu olarak hissettirebiliyor muyuz? Sevgimizi her zaman gözlerimizin içine baka baka gösterebiliyor muyuz? Kitabın ana karakteri Begüm de ailesi tarafından sevildiğini

      Hepimiz birbirimizi çok sevdiğimizi ve hep çok sevmeye devam edeceğimizi söyleriz. Bunu duymak ve bu soyut kelimelere güvenmek bile insanı çok keyiflendiren bir şey. Ama biribirimize söylediğimiz bu sevgi sözcüklerini aynı zamanda bir duygu olarak hissettirebiliyor muyuz? Sevgimizi her zaman gözlerimizin içine baka baka gösterebiliyor muyuz? Kitabın ana karakteri Begüm de ailesi tarafından sevildiğini

  • 5 Şubat 2016

    Tanımlama ihtiyacı duymayan zihinlerle dolu etrafımız ve önüne gelene en hızlı adapte olabilen bir tür olarak yaratılmış ‘insan’!… Sosyal medya serüvenimize “ya facebook diye bir şey çıkmış, ilk okul arkadaşını buluyormuşsun!” söylentileri ile başladık. Maceranın başında hepimiz çok ilkeldik. Kullanıcı adı almak ile omzumuza eklenen bir sıfatımız oldu. Şifre ve Parola hayatımızda ilk özellerimizdendi ve

    Tanımlama ihtiyacı duymayan zihinlerle dolu etrafımız ve önüne gelene en hızlı adapte olabilen bir tür olarak yaratılmış ‘insan’!… Sosyal medya serüvenimize “ya facebook diye bir şey çıkmış, ilk okul arkadaşını buluyormuşsun!” söylentileri ile başladık. Maceranın başında hepimiz çok ilkeldik. Kullanıcı adı almak ile omzumuza eklenen bir sıfatımız oldu. Şifre ve Parola hayatımızda ilk özellerimizdendi ve

svg